Tuba Koca, Lanu markası ile parfüm sektörüne iddialı bir giriş yaptı
Parfümün ortaya çıkışı, Eski Mısır halkının bir takım mistik ritüeller için bitkileri yakarak farklı kokular elde ettiği, firavunlarını parfüm şişeleriyle beraber gömdükleri M.Ö. 3500’lü yıllara dayanıyor. Parfümün doğuş hikâyesi tam olarak bilinmese de o zamanlardan bugünlere gelene kadar dünya üzerinde pek çok farklı kokunun etkileyici hikâyelere konu olduğu kesin.
Üniversite hayatının hemen sonrasında elektrik sektöründe faaliyet aile şirketini kısa zaman içerisinde global bir marka haline dönüşümde büyük katkısı olan Tuba Koca, Hobisinin ve hayallerin peşinden koşarak oluşturduğu parfüm markasıyla yeni bir girişimcilik öyküsüne imza attı.
Dâhil olduğu her sektörde marka yaratan başarılı bir iş kadını olarak iş dünyasında örnek gösterilen isimler arasında yer almayı başaran Tuba Koca, Lanu Parfüm markası ile kozmetik sektöründe standartları değiştiriyor.
Parmak izi başta olmak üzere her insanı birbirinden ayıran fizyolojik ve biyolojik farklılıkların olduğunu altını çizen Tuba Koca ile kişiye özel parfüm üreterek “kokunuz parmak iziniz olsun” sloganı ile oluşturdukları Lanu markasının kuruluş hikâyesini konuştuk.
Tuba hanım sizi daha yakından tanıyabilir miyiz?
İş hayatına 1997 yılında babamın kurduğu sanayi sektöründe olan bir firmada başladım ve bu şirkette babam Ekrem Koca’nın “çırağı olmadığın işin patronu olamazsın” felsefesi ile her departmanında çalışarak yönetim kuruluna uzanan iş deneyimi yaşamış oldum. Tabi bu durum bana kattığı çok özel tecrübeler oldu. Geriye dönüp baktığımda iyi ki diyebiliyorum. 1980 yılında kurulan şirketimizi 2019 yılında Fransızlara devretmemiz üzerine sanayi sektöründeki yolculuğum sona erdi. Ben koku aşığı bir kadınım diyebilirim, çok eskilere dayanan bir parfüm ve güzel koku sevdam var. Hobi düzeyinde uzun yıllar bu konuda araştırmalar yaptım, sonra bu konuda özel eğitimler aldım.Bu özelliğimi fark eden akrabalarım, aile dostlarım ve arkadaşlarım onlar için farklı markalardan parfüm seçmemi isterlerdi. “Sen beni iyi tanırsın Tuba, bana parfümümü sen seç” diyorlardı. Sonra fark ettim ki bu konu kişisel bir hobinin dışında bir yetenekmiş aslında. Beğendiğim kokuları her daim koklamak ve onları hissetmeyi çok severdim, bu nedenle aslında bir parfüm koleksiyoneri olarak tanımlayabilirim kendimi. Sanayi sektöründe çalışmaya devam ederken kendi şirketimiz için bir parfüm yapmak istedim. Kendi araştırmalarıma başladım ve yollarımız Dilek Ramoğlu ile kesişti. Hobi olarak başladığım bu serüvende kendisinin sektörel deneyimlerinden de faydalanarak şirketimize ve çevremdeki birçok insana kokular tasarlamaya ve üretmeye başladım. Sonrasında uzun bir süre Amerika’da yaşadım ve araştırmalarım sonucunda dünyanın en itibarlı ve en büyüğü olan bir parfüm enstitüsü keşfettim. Çok uzun süre birebir özel eğitimler alarak ilgilendiğim bu koku dünyasına bir profesyonel olarak dâhil olmuş oldum. Evde hobi düzeyinde kurduğum laboratuvarımı büyüterek bir yılı aşkın bir süre özel kokular tasarlayarak binlerle ifadece edebileceğim denemeler ve testler yaptım. Sonrasında gerekli tüm teknik alt yapıyı tamamlayarak geçtiğimiz aylarda pandemiye rağmen, alanında uzman ve deneyimli kişilerden oluşan bir ekiple şirketimi kurdum. Hayalimi ve hobimi bir işe dönüştürdüm. Dilek Ramoğlu ilde o dönemde birlikte yakaladığımız uyumun bugünlere uzanacağını tahmin ediyorduk aslında ve şimdi birlikte çalışma imkânı yakalamış olduk.
Lanu’da 7,8 milyar koku var
Tuba hanım, Lanu nasıl doğdu? Markanızın hikâyesinden bahseder misiniz?
İki insan birbirine ne kadar benzerse benzesin, aslında birbirlerinden çok farklıdır. Yeryüzündeki 7,8 milyar insanın hepsi eşsizdir; bir ikincisi yoktur. Her insanın Dna’sı, Parmak izi, Yüzü, Gözleri, Sesi ve kokusu gibi onlarca şey her insana özgü özelliklere sahip. Bu yüzden Lanu’da kişiye özel 7,8 milyar koku var diyebiliyoruz. Kişiye özel koku tasarlayarak, milyonarca aroma arasından seçilerek onlarcasının bir araya gelmesi ile bir parmak izi gibi kokuyu kişiselleştirebiliyoruz. Her insanın doğal kokusu bile kendine hasken, neden kendimizi veya sevdiğimiz insanların kokusu aynı olsun düşüncesi yıllardır içimi kemiriyordu. Koku aslında çok özel bir şey. Zira insanların güzel koku tutkusu çok eski zamanlara dayanıyor ve koku, bilhassa kadınların en etkili silahları arasında yer alıyor uzun yıllardır. Düşünsenize; bir insan hayatınızdan tamamen çıkıp gitse bile, onun kokusunu unutmanız ne kadar uzun zaman alır veya duyduğunuz bir koku size onu veya bir anınızı hatırlatabilir. Neden size özel anıları sevdiğiniz bir insan yolda yürürken veya bir kafede otururken hiç tanımadığı bir insandan alsın ki? İşte Lanu bu durumu kişisel hale getirmek için var oldu. Birçok duyguyu yaşatabilen veya hatırlatabilen koku parmak izi gibi kişiye özel olmalı. Lanu markasını “Kokunuz parmak iziniz olsun” sloganı ile kişiye özel parfüm tasarlayan bir marka olarak çalışmalarımızı başlattık. Lanu’nun anlamı bilgeliğe yürüyen kişi demek. Bu koku tutkumu aldığım eğitimler ve kurduğum ekiple koku konusunda bilge bir tasarımcı olarak anılmak istiyorum. Çok kısa sürede kişiye özel koku fikrimizi insanlar benimsedi ve yoğun bir ilgiyle karşılaştık. Çıktığımız bu yolculukta kısa sürede yakaladığımız başarı beni ve ekibimi ziyadesiyle motive ediyor.
“500 koku arasından Unisex 6 koku ile Era serisini yarattık”
Parfüm ve koku konusunda herkesin farklı beğeni ve zevkleri vardır. Ben parfümlerimi tasarlarken kendi beğendiğim ve çevremdeki insanların beğeneceğini düşündüğüm kokuları ortaya çıkarmayı hedefledim. Şişe tasarımlarımızdan kutularımıza kadar her alanı düşündük. Piyasada olmayan özgün tasarımlarla ambalajda bile farklılık yakaladık. Üzerinde çalıştığımız 500 koku arasından 6 tanesini seçerek Era serisini oluşturtarak mevcutta kullanılmayan losyon formülleri ile cinsiyet ayrımı olmayan kokuları tasarladık. Bu altı farklı seriye bizim için manâsı ve derin anlamları bulunan ve hikâyesine özgün isimler oluşturduk. Bu seriye verdiğim isimlerimiz ise; Bellision, Strave, Silleon, Ferval, Seductual, Limilianc. Değerli okuyucularımız parfüm isimlerimize ve detaylı bilgilerine web sitemiz üzerinden bakabilir. Bu arada serinin bütün parfümleri her cinsiyete hitap ediyor. Ben kişisel olarak cinsiyet ayrımına inanmıyorum ve bu şekilde düşünen bir ekiple çalışıyorum. O nedenle Lanu parfümlerinde kadın-erkek ayrımını göremeyeceğiz.
Kişiye özel parfüm tasarım süreci nasıl gerçekleşiyor?
Müşteriden gelen talep üzerine çalışmalara hazırlık yapıyoruz. Bir tanışma toplantısı organize edilerek müşterinin kişisel özellikleri ile fiziksel özellikleri analiz edilir. Bu kısımda müşterinin beslenme alışkanlıkları, cilt tipine kadar tüm özelliklerini de öğreniyoruz. Müşterinin tarzı anlaşıldıktan sonra 5 alternatif sunulur ve yorumlar doğrultusunda kendi kokusunu bulmuş olur. Son süreç ise koku tasarımı ve kokunun müşteriye teslim edilmesidir. Kişiye özel parfüm haricinde aynı süreçte kurumsal kokularda üretiyoruz.
“Lanu’yu önce Türkiye’ye sonra Dünyaya sevdireceğiz.”
Ülkemizin kadınları ahlak, disiplin ve çalışkanlık adına dünyada örnek gösterilecek kadınlar arasında. Bu değerlerin yüksek eğitim, farkındalık ve vizyonla büyümesi temennimiz. Kadın haklarının, kadına verilen değerin, iş hayatındaki nitelikli kadın sayısının arttığı, ayrımcılık, şiddet ve ötekileştirmenin son bulduğu nice 8 Mart’lar diliyorum.
